TÜRK HALI ve KİLİMLERİNİN BAŞLICA MOTİFLERİ

TÜRK HALI ve KİLİMLERİNİN BAŞLICA MOTİFLERİ

Türünün devamlılığı, Bereket ve korunma, kilim sembolizmi içerisinde ifade edilen 3 büyük temadır. İnsan topluluklarının hayati önem taşıyan kaygıları şöyle ifade edilir. Kadının doğurganlığı sayesinde devamlılığı sağlamak. Bol hasatın teminatı olan toprağın bereketi sayesinde beslenmek ve olağanüstü güçlerin korunmasına sığınarak, hastalıklar  ve doğal afet gibi onları aşan felaketlerden korunmak.

Kilimlerin sembolleri bu 3 tema ile  bağlantılıdır ve her birin de bu temalardan biri daha baskındır.

 Halı ve Kilim Motiflerinin sınıflandırılması

 Hayvansal motifler: İlk çağlardan bu yana insanoğlu vahşi ve tehlikeli hayvanları taklit ederek ya da onların kürk ve derilerinden parçaları dokuyarak bu hayvanların güç ve kudretlerinin kendilerine geçtiğine ve bu yolla korunduklarına inanmıştır. En çok kullanılan hayvan motifi kuş motifi olmakla birlikte, ejder, akrep, yılan, kurtağzı, kurt izi ve böcek motifleri de dokuyucu tarafından dokumalara işlenmiştir.

• Bitkisel motifler; ağaç, yaprak, çiçek ve meyve motifleri kullanılır.

Geometrik motifler; dokuma kolaylığından dolayı en çok tercih edilen, motif türüdür. En çok görülün şekilleri, üçgen, dörtgen, dikdörtgen ve eşkenar dörtgendir.

• Karışık motifler; madalyon, rozet, çengel, sütun yazı, harf, vazo vs. kullanılır.

Sembolik (Simgesel) motifler; Dokuyucunun duygu düşünceleri ile doğa güçlerini simgeleyen motiflerdir. Bu gruba kuş, hayat ağacı, el, tarak, ibrik, kandil vb. girmektedir.

1-Eli Belinde motifi(Ana Tanrıça):

Eli Belinde Motifi (Ana Tanrıça)
Eli Belinde Motifi (Ana Tanrıça)


Elibelinde motifi, dişiliği,doğurganlığı ve analığı sembolize etmektedir.Ellerini belinin üzerinde tutan bir insana benzetilen eli belinde kilim motifi aynı zamanda bereket, neşe ve mutluluk anlamlarını içermektedir.

Anadolu ve bütün akdeniz havzasında  birçok Medeniyette Ana Tanrıça temasına çokça rastlanır.

Hattilerde Wurunsema,Hititlerde Hepat ve Arinna,Frigyalılarda Kibele,Efeste Artemis,Kapadokya da Ma,Mısırlılarda İsis,Suriye de Lat, Giritte Rea, Romalılarda Magna Mater gibi daha birçoklarını sayabiliriz.

2-Koç Boynuzu:

 Koç Boynuzu motifi kendine özgü sertliği ve gücü sayesinde erkeksi kuvveti, cesareti ve bereketi simgeler. Yakın doğuda Neolitik çağdan beri gelişen koyunun evcilleştirilmesi ve hayvancılıkla bağlantılı olduğu şüphesizdir.

Aynı motifi milattan önce 8000’lerde Anadolu da Çatalhöyük’te erkek tanrı, boğa yada koç başı olarak görürüz.

Bugünkü iran’da Elam’ ın başkenti Susa’da MÖ 4000’lerde seramikler üzerinde, muhtemelen bu motifin en güzel betimlemelerine rastlanır.

3-Pıtrak motifi : 

Pıtrak, tarlada bulunan, dikenleriyle insanlara ve hayvanların tüylerine yapışan bir bitkidir. Pıtrak’ın üzerindeki dikenlerin, kötü gözü uzaklaştırdığına inanan Anadolu insanı, onu nazarlık motifi olarak kullanmıştır. “Pıtrak gibi” deyimi, ağaçlardaki meyve bolluğunu ifade etmektedir. Bu yüzden, un çuvallarında, tandır örtülerinde, ekmek üstüne kapanan cicim dokumalarında sıkça kullanılmıştır. Anadolu’da yetişen ve dikenli bir bitki olan pıtrak, dikenlerinden ötürü göz değmesi ve nazardan korunma amaçlı kullanılmaktadır. Aynı zamanda bolluğu ve bereketi de sembolize etmektedir. 

4-Başak:

Neolitik dönemlerden beri İsrail ’li bilim adamlarına göre hububatın beşiği Mezopotamya, Suriye ve Türkiye’dir. M.Ö 6000 senesinde Hacılar ’da ki çömleklerdeki başak desenlerine rastlanır. Başak motifi bereketi, bolluğu, yeniden doğuşu simgeler.

5-Kurt ağzı:

Bu motif aynı zamanda “kurt izi” diye de adlandırılır. Kilimlerde bu desen kurt ailelerindeki gibi zaman zaman devamlılığı anlatmak içim kullanılır, Göktürk mitolojisinde dişi kurt Asena yer alır. Anadolu’da çocuğu olmayan kadınlar bu motifi dokurlar.

6-Ejder motifi:

Bir kuş kafası formunda çengellerle sembolize edilen ve büyük kanatlı bir yılan olarak düşünülen bu efsanevi canavar, hazinelerin ve gizli şeylerin bekçisidir. Ejder, göklerin ve suların hâkimi olup, Ejder ile Zümrütü Anka’nın kavgası bereketli yağmurlar getirir. Kimi zaman Anadolu uygarlıklarında bulut olarak resmedilmiştir. Selçuklu kervansarayları ve çeşmelerinde ejder ebedi hayat, sonsuzluk ve mutluluk sembolü olmuştur. Kendini korumasını bilen bu canavar koruyucu, erdemin simgesi olarak kilimlerde sıklıkla karışımıza çıkar.

7-Kuş Motifi: 

Kuş kilim motiflerine ayak izleri ve kanatlarıyla, bazende olduğu gibi sifilize edilerek ya da figüratif hali ile girmiştir.Çatalhöyük ve sonrasındaki neolitik yerleşimlerde ölülerim göğe yükselmesi için akbabalar tarafından parçalanmaya bırakılır. Günümüzde Çatalhöyük’e Çukurçemen Köyü’nde yapılmış kilimlerde bulunan akbabanın, Çatalhöyük kazılarında ortaya çıkan akbaba resmi ile çok benzerlik gösterdiği görülür. Ninova seramiklerinde yırtıcı kuşlara yem olarak bırakılan ölüler vardır. Ayrıca Pers mitolojisinde Zümrüt-ü Anka yer alır. Geleneklerden ve mitolojiden kilimlere seramiklere taşınmış bu motif farklı anlamlarda kullanıla gelmiştir. Yeryüzü ve gökyüzü arasındaki döngüyü, özlenen birinden haber alma ümidini, korunma ihtiyacını sembolize edebilir. Stilize kartal, gücü ve kahramanlığı; bülbül bereketli hayatın sembolüdür.

8-Yıldız motifi:

Kilimlerde iki ayrı geometrik formda yıldız vardır. Biri altıgen, diğeri ise sekizgen. Altıgen olan, Yahudiliğin simgesi “Davud’un Kalkanı” ya da batınilikte “Mühr-ü Süleyman” adıyla anılan yıldızdır. Aşağıya bakan üçgen dişiyi, yukarıya bakan ise erkeği simgeler. Sekiz köşeli yıldız ise bir kare etrafında bulunan sekiz üçgenden oluşur. Bu simgenin kökeninin Sümerlere uzandığı ve yazım şekliyle kil tabletlerde Tanrı “Dingir” anlamına geldiği düşünülmektedir. Anadolu’da Hititler, Urartular ve Selçuklularda görülür. Araştırmacıların fikri, her iki simgenin de Ana Tanrıça kültü ile ilgili olduğu yönündedir.

9-Yin / Yang Dokumacıların “kıvrım” olarak isim verdiği bu desen aslında Çin Tai Chi’si ile ilintilidir. Kesin renkli iki şeklin iç içeriğini, örneğin İç Anadolu’nun seccade kilimlerinde görmemiz mümkündür. Bu ikilik simgesi Yörükler tarafından çok kullanılmıştır.

10-Göz Motifi:

Geleneksel Türk motifleri arasında özel bir yere sahip olan göz motifi aynı zamanda derin bir anlam da taşımaktadır.

Bulunduğu yeri ve orada yaşayanları, kem gözlü ve kötü bakan insanlardan korumak amacıyla kilim ve halılara işlenen göz işareti; genellikle mavi renkler ile uygulanmaktadır.

Geleneksel Anadolu dokumaları incelendiğinde göz kilim motifinin genellikle eli belinde ve bereket motifleri ile bir arada kullanıldığı fark edilmektedir.

11-El ve Tarak Motifi:

Kayalara yapılmış resimlerde bu sembolün paleolitik çağlardan beri betimlendiği görülür. Yedili, beşli ya da üçlü olarak dokunan bu figürler, aslında bir parçadan ortaya çıkan çubukların oluşturduğu ve el ile parmakların stilize halidir. Ortadoğu vs. Kuzey Afrika ülkelerinde Hristiyan, Müslüman, Yahudi tüm halk için Fatma’nın eli mutluluk, şans, bereket, huzur, uğur sembolü olarak bilinmektedir. Geleneksel Türk halı ve kilimlerinde genellikle üçü bir arada kullanılan el, parmak, tarak motifi bir bütün olarak değerlendirilse de el, insanın gücünü, verimliliğini ve üretkenliğini, parmaklar nazar ve kem gözden korunma amacını, tarak ise, doğumu sembolize eder.

12-Haç motifi:

Herbiri farklı anlamlar taşıyan çok sayıda haç vardır. Fakat kilimlerde iki kollu Yunan haçına benzeyen çeşidini görürüz.bu motifin en çok doğrulanan yorumuna göre kem gözü dörde bölerek koruma sağlar.

 Haç sembolü Hristiyanlıkla başlamamıştır.Neolitik dönemin İmazighen, yani Berberi seramiklerinde,gamalı haçlar ve Malta haçları görülür.Anadolu da Alacahöyük  Kral Mezarlarından çıkarılan Eti güneş alemleri sıklıkla eşit kollu haç içerirler.Hitit kabartmaları ve mühürlerinde,ana yönleri veya dünyanın eksenini(axis mundi) temsil ettiği düşünülen haçlara sıklıkla rastlanır.

13-Akrep Motifi:

Dokudukları halı ve kilimlerde akrep motifini kullanmayı tercih eden Türklerin bunu yapmalarının en önemli nedeni ise akrebin ölümü sembolize etmesidir.

Göçebe bir hayat süren Türk toplulukları, bu nedenle dışarıdan gelebilecek tehditlere karşı açık bir yaşam tarzına da sahip olmuşlardır.Halı ve kilimlerin üzerine dokudukları akrep şekillerinin, kendilerini kötülükten ve ölümden koruyacaklarına inanmışlardır.

İnsanlığın bilinen en eski edebi eser olan Gılgamış Destan’ında Akrep adamlar olarak ortaya çıkmıştır.

Sümer -Akkad mitolojisinde  akrep cehennemin koruyucusudur.

Yunan Mitolojisinde de akrep önemli bir yer tutar.Av tanrıçası Artemis,poseidon’un oğlu Orion’u bir akrep aracılığıyla öldürmüştür.

14-Hayat Ağacı:

Hayat ağacı motifi anlamı, isminden de anlaşılabileceği üzere yaşamın devamını simgeleyen bir semboldür. Özellikle Anadolu Selçuklu sanatında hayat ağacı motifi, sık sık rastlanılan örnekler ile doludur.

Yeryüzünün cennet ile arasındaki bağını temsil eden hayat ağacı, çoğunlukla asma, selvi, nar, hurma, zeytin, palmiye gibi ağaçlar şeklinde resmedilmiştir.

Kilim motifleri ve anlamları arasında en çok merak edilen şekillerden olan hayat ağacının toprağın altına yerleşmiş kökleri ebediyete, alt bölümünde yer alan dallar ve gövdesi gökyüzüne, üst kısımlarındaki dallar ise cennete uzanma anlamı taşımaktadır.

15-Çengel  Motifi:

Anadolu dokumalarında ve el sanatlarında kullanılan motiflerin sembolik anlamları ve içerikleri birbirini tamamlayıcı ve destekleyici niteliktedir. Bundan dolayı kilim ve halılarda sıkça rastlanmaktadır. Çengel “S” harfi şeklinde, kilim, cicim ve halı gibi dokumalarda yatay veya dikey bir şekilde geometrik olarak kullanılmıştır. Önceden kadınlar, askerde olan sevdiğine birbirine bağlılığın sembolü olarak pıtrak motifli çorap ördükleri için, bu tarz nakışlı Anadolu çorapları “Gönül çengeli” adını almaktadır

16-Bukağı Motifi:

Atların ön iki ayağına takılarak bulundukları yerden uzaklaşmalarına engel olan zincirin adı olan bukağı, aşkı, ailenin devamını topluluğun birliğini simgeler. Tezgâha dikey dokunan bu motifin bir ucu yukarı göğe yani geleceğe, diğer ucu aşağıya toprağa yani geçmişe bakar. İç içe geçmeden her üçgen tek başına doğurganlığı simgeler.

17-Suyolu:

 Su, yeniden doğuşun, bedensel ve ruhsal yenilenmenin, yaşamın sürekliliğinin, bereket, soyluluk, bilgelik, saflık, erdem ve arınmanın sembolü, hayatın kaynağıdır. Şekil olarak zig zag veya meander diye adlandırılan su yolu motifleri vardır.  Meander motifi ejder ile simgesel bir anlam bütünlüğü içindedir. Adını Ege Denizine dökülen Menderes Nehri’nden alır. Genel anlamında su yolu sel, tufan, soğuk gibi felaketlerden korunmak için kullanılmıştır.


18-Sandık Motifi:

Bu desen de yine evlenecek çağa gelmiş genç kızların çeyiz sandığını temsil eder. Kilim veya halıya dokunan bu desen, ‘çeyizim tamam, evlilik için hazırım’ demenin de bir yöntemidir.

19-İm ve Damga Motifleri 

Tarih süresince Türklerin boy, oba, devlet, oymak gibi mefhumları anlatmak amacıyla belli başlı figürler, imler, damgalar kullandıkları bilinir. Bu damgalar ve imler, toplumun ya da kişinin varoluşunu temsil eder. Bunun amacı, aile isminin ve soyun devam ettirilmesinin yanında, ailenin değerli eşyalarının da korunmasıdır. Her bir dokuma, döneminde kullanılan araçları, eşyaları ve o toplum kültürünü yeni nesillere aktarır. Günümüzün logo, rumuz ve piktogramları da bu gelenekle ilişkilidir.


20-Saç Bağı Motifi

Saç bağı motifinde saç, ölümsüz olmayı simgeler. Dokuyan, dolaylı olarak evlenmeyi, çoğalmayı ve ölünceye dek sevdiğiyle olmayı istediğini anlatır.